Sıkça Sorulan Sorular
Sıkça Sorulan Sorular
Sıkça sorulan sorular arasından en kolay cevaplanabilecek olanları aşağıdaki alanda derledik. Eğer daha detaylı bilgiye ihtiyacınız varsa bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Avukat tutmak zorunlu değildir. Türk vatandaşları hukuki işlemlerinie-devlet, uyap vatandaş portal ve adliyeler aracılığı ile yapabilir. Fakatbazı davalarda avukat bulundurulması tavsiye edilmektedir. Kişinin yaptığı yanlış bir işlemde dönülemez hak kayıplarına uğraması söz konusu olabilir. Bu gibi durumlarda Avukat Yardımıalmak kişiyi hukuk önünde daha güçlü kılacaktır.
Avukatlar, kurum avukatı ve serbest avukat ikiye ayrılabilir. Kurum avukatları devlet memuru statüsünde yalnızca o kurumun işlerini yürüten avukatlardır. Serbest avukatların kendi büroları bulunur ve serbest çalışırlar. Çalışan avukatlar ise bir avukat yanında çalışır ve duruma göre kendi serbest işlerini alabilir.
Tüm avukatlar bağlı bulunduğu İl’in Barosuna kayıt olmak zorundadır. Bunu esnaf ya da tacirlerin oda kayıtlarına benzetebiliriz. Bireysel olarak bir avukata ihtiyacınız olduğunda serbest çalışan Baroya bağlı bir avukat ile çalışabilirsiniz.
Kurum ya da devlet avukatları sadece bağlı bulundukları kurumun avukatlıklarını yapabilirler. Serbest çalışan avukatlar ise tüm dava türlerinde dava açabilir ve müvekkil savunmasını yapabilir. Fakat bir çok serbest çalışan avukat Hukukun belirli bir branşında uzmanlaşmayı seçtiği için dilediği davayı almama hakkına sahiptir.
Avukatlar karşı taraftan davanın kazanılması ve kesinleşmesi halinde asgari ücret tarifesince ücrete hak kazanır. Ancak, bu ücret nedeniyle pek çok avukat belirlediği ücretten bu ihtimali düşer. Yani dava kazanılması kesinde olsa geçerli olan avukat asgari ücretini ödemeniz gerekmektedir. Eğer dava kazanılırsa yine mahkeme kazanan tarafa asgari ücret tarifesi üzerinden kaybeden tarafın ödeme yapması hükmünü verebilir.
Avukata soru sormak, almak istenen cevaba göre ücretli olup olmayacağı değişmektedir. Kişi ayrıntılı hukuki bir cevap almak istiyorsa bu ücrete tabi olacaktır. Zira, avukat tecrübesi ve bilgisi ile o soruyu cevaplamaktadır. Ayrıca avukatın ücretsiz danışmanlık yapması disiplin cezası almasına neden olacaktır.
Genellikle dava üzerine yapılan anlaşmalarda işin sona ermesi kararın kesinleşmesi ile biter. Ancak, belli kısımlara ilişkin anlaşmalar da yapılabilir. Bu halde belirlenen işin bitmesi ile iş sona erer. Fakat avukat aldığı işin sonucuna kadar müvekkiline karşı sorumludur.
Adalet Bakanlığı bilgilerine göre 2024 senesinde bir hukuk mahkemesinin sonuca bağlanması Türkiye genelinde ortalama 202 gün almaktadır. Bu süreç davalara ve açacağınız mahkemenin cinsine göre farklılık göstermektedir.
İcra takibinin hususuna göre 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun aradığı şartlara uygun olarak hazırlanacak takip isteği ile icra dairelerine gidilerek icra takibi başlatılmaktadır. Ardından icra dairesi tarafından hazırlanan ödeme emrinin borçluya gönderilmesi, gönderi takibinin yapılması ve icra sürecinin takip edilmesi zorunludur.
Davalar yetkili ve görevli mahkemelerde açılmalıdır. Hangi tip mahkemenin görevli olduğunu saptandıktan sonra, hangi bölge mahkemesinin yetkili olduğunu da saptamanız gerekir. Bu sorunun kısa bir yanıtı olmadığı ve yanlış mahkemeye müracaat etmek vakit, para ve hak kayıplarına yol açabileceği için davanızı açmadan önce bu hususta mutlaka bir hukukçudan profesyonel destek almanız daha doğru olacaktır.
Avukatlık mesleği bir serbest meslek görevidir. Gelir Vergisi Kanunu’nun 65’ inci maddesinde serbest meslek görevinin tanımı; “Sermayeden ziyade kişisel mesaiye, ilmi ya da mesleki bilgiye ya da ihtisasa dayanan ve ticari nitelikte olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın kişisel yükümlülük altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.” biçimindedir.
Avukata maaş ödenmesi aynı zamanda hukuki bir zorunluluk olup avukatlık asgari ücret tarifesinde belirtilen değerler altında ücret mukavelesi yapılması da yasaklanmıştır.
Avukat tutmaya en güzel örnek, özel hastanelerde uygulanan doğum paketi uygulamasıdır. Doğum paketlerinde genellikle hamile hasta ayda bir muayene edilir, bir zaman sonra testler uygulanır ve en son doğum meydana gelir.
Bu süreçte, doktor hastanın ve bebeğin sağlığını sürekli kontrol eder ve bebeğin sağlıklı doğması için çaba gösterir. Ayrıca, hamile hasta da sıra beklemez ve özel bir ilgi alır. Hamile hasta dilerse hiç özel hastaneye gitmeksizin doğum yapabilir. Ancak bu durumda bazen sıra bekler, doktor değişebilir. Hasta bunun yanında, hiçbir şekilde hastaneye de gitmeyebilir.
Zira, yüzyıllardır doğum sürekli hastanelerde yapılan bir durum değildir. Ancak, günümüzde pek çok doğum hastanede gerçekleşmektedir. Zira doğum süreci önem arz eden bir süreçtir ve bu süreçte tespit edilebilecek küçük hastalıkların büyümesi zamanında engellenebilir.
Avukatlıkta da doğum süreciyle benzer şekilde, kişi isterse kendi dava açabilir, davayı yürütebilir ve istediği sonuca ulaşabilir. Ancak, bu süreç içerisinde herhangi bir problemle karşılaştığında geri dönmesi imkansız durumlar meydana gelebilir.
Bu nedenle avukat tüm bu süreci kontrol altında yürütür ve istenilen sonuca en güvenli şekilde varmayı sağlar. Bunun yanında pek çok hukuki süreç doğum süreci gibi herkesçe az çok bir süreç değildir.
Bir dava açılırken başlangıçta dava harcı adı altında bir ücret yatırılmalıdır. Bu harç tutarı davaların cinsine göre alınacak harç farklılık göstermektedir. Harç tutarları yasayla belirtilmiş olup her sene yenilenmekte ve değişmektedir.
Bu harç dışında tebligat masrafları ile keşif, bilirkişi, tanık ücretlerini de içine alan bir masraf avansı daha ödenmektedir. Yani dava sonunda mahkeme, giderlerin kime ait olması gerektiğini de karara bağlamaktadır.
Avukaat Talep Formu
İletişim
Telefonlar:
+90 850 241 0 750
+90 530 471 36 01